“Nihayet regl olmuyorum, mide bulantım ve kusmalarım başladı. Vücudum değişti; göğüslerim büyüdü, karnım şişti ve bebeğimin hareketlerini hissediyorum! Evet, hamileyim. Ama değilim.”

Doktorları dahi yanıltabilecek ayırt etmesi oldukça güç semptomlar gösterirken bebek nerede?

Regl düzensizliği, mide bulantısı, kusma, karında şişlik, fetal hareketlerin hissi, göğüslerde büyüme ve hassasiyet, meme uçlarında değişiklikler, memede süt üretimi ve kilo alma gibi belirtilerin kendini biyolojik olarak gebelik gibi bir durum olmamasına rağmen kişinin kendini hamile olduğuna inandıracağı kadar uzun süre gösterebilmesine “yalancı gebelik” ya da diğer adıyla “psödosiyezi’’denir.

Hala bu durumun gerçekleşmesiyle ilgili kesin bir cevap olmasa da ruh sağlığı uzmanlarının konuyla ilgili bazı teorileri var. Bu teorilerden biri bizlere, bireyde genellikle birkaç düşük deneyimi ya da kısırlıktan kaynaklanan hamile kalmaya karşı güçlü bir isteğin oluşmasıyla ilgili olabileceğini söylüyor. Diğer bir teori ise doğru şekilde korunmayan bireylerde bunun yarattığı stres ile birlikte hamile kalmaya karşı yoğun bir korku olduğunda ortaya çıkabileceğiyle alakalı olduğu yönünde. Ayrıca depresif hastalıklara bağlı olarak sinir sistemindeki kimyasal değişimlerin de bu semptomlardan sorumlu olabileceği öne sürülüyor. Özetle bunun kesin bir cevabı olmasa da bu durumda psikolojinin bedenimiz üzerindeki etkisi oldukça bariz bir gerçek oluyor.

Toplumsal cinsiyet rollerinin kadına yüklediği roller ve görevler, anne olmanın idealize edilmesi ve tercihen ya da biyolojik olarak anne olmamanın eksiklik olarak yorumlanmasıyla sosyal baskının sonuçları; beklentiler, söylentiler ve en sonunda psikolojik problemler:

“Ne zaman çocuk doğuracaksın?’’

“Neden evlendin ki o zaman?’’

“Anne olmak harikadır.”

“Çocuk doğurmayan kadın, eksiktir.”

Yalancı gebeliğin tarihteki en önemli örneklerinden biri; Mary Tudor , tahta varis bırakma baskısıyla mücadele ettiği esnada, iki kere yalancı gebelik yaşıyor ve semptomları 11-12 ay boyunca sürüyor.

Antik çağdan beri her 250 kadından birinde görülse de hamilelik testlerine ulaşmanın kolaylaştığı şimdilerde, bu sayı oldukça düşmüştür. Fakat ilginçtir ki, yalancı gebeliğin yaşı ya da cinsiyeti yoktur. En genç 6, en yaşlı olarak 79 yaşındaki kadınlarda görülebilen yalancı gebelik, aynı zamanda hayvanlarda ve erkeklerde dahi görülebilmektedir.

Sonuç?

Her ne kadar bu duygularla baş etmek ve kabullenmek zor olsa da vücutta hamilelik semptomları geliştiğinde doktorla görüşmek önemlidir. Unutmayın, yalancı gebelik bir hastalık değildir ve genellikle bu durumun sorumlusu fizyolojik nedenler değildir. Bu yüzden öncelikle ilaçlara değil, psikoterapistlere başvurmak gerekir.

Kaynak: Healthline.com